Sosyal Medya

Makale

NATO’nun kuruluş hedefinde, Türkiye’yi korumak yok!

70 yıl sonra aynı noktaya döndük mü? 2. Dünya Savaşı başında Hitler’le birlikte olan, ama savaşın ortasında, Amerika’nın safına geçmek zorunda kalan Stalin Sovyet Rusyası, 1945’de sona erer-ermez, hemen bütün DoÄŸu Avrupa’yı kendi ÅŸemsiyesi altına almıştı. 

Ardından da, Türkiye’den talebler.. ‘BoÄŸazlar’ın kontrolü’nü sen yapamıyorsun, ben yapacağım’ ve Kars- Ardahan gibi yerler de benim savunmam açısından önemli..’ gibi..   

Sovyet Rusya’nın bu konudaki gizli ültimatomuna, Ä°smet PaÅŸa, ‘Bu taleblerin gerekçeleri’ni reddederek ve ‘Halkımızın tarih boyunca vatanına karşı vazifesini yerine getirmediÄŸi hiçbir örnek yoktur’ -yani, ‘gerekirse savaşırız’- gibi bir karşılık veriyor ve ama, ‘Bu ültimatomun muhteviyatından büyük dostumuz Amerika BirleÅŸik Devletleri de haberdar edilmiÅŸtir!’ demeyi de ihmal etmiyordu.

Türkiye çaresizlik içinde, kendisini Amerika’nın kucağına atmıştı.

Amerika, bu fırsatı kaçırır mıydı?

O günlerde, Washington’daki Türkiye Büyükelçisi ölmüÅŸtü. O elçinin tâbûtu, 2. Dünya Savaşı’nın ünlü savaÅŸ gemisi Missouri zırhlısının  güvertesine konulup yola çıkarıldı ve Ä°stanbul’a geldiÄŸi gün, hükûmet, o günü resmî tatil ilan etti ve yüzbinler sokaklara dökülüp ‘Moskof, haydi gelsene.. Biz varız!’ havasında dev gösteriler yaptı.

***

DoÄŸu Avrupa’nın komünist dünya tarafından yutulmasından sonra, kapitalist dünya, NATO’yu kurdu. Kuzey Atlantik AndlaÅŸması TeÅŸkilatı’nın ingilizcesi olan North Atlantic Treaty Organisation’un baÅŸharflerinden oluÅŸan bir isimdi bu.. 

NATO’nun bayrağı da, Haç ÅŸeklindeydi. Hıristiyanlığın sembolü, yani..  

Türkiye diken üstündeydi.

NATO’ya girmek istiyordu ama öyle gerekeni almadan vermek olamazdı. Ayrıca, zamanın Ä°ngiltere Dışbakanı ‘NATO’nun Batılı Hıristiyan ülkelerarası bir savunma paktı olduÄŸunu’ söylüyordu. Türkiye ise ‘Biz, valla-billaa müslüman deÄŸiliz, laikiz..’ diyordu, lisân-ı hâl ile..

***

Türkiye, bu arada, kapitalist-komünist dünyalar arası ilk askerî karşılaÅŸma olan Kore Savaşı’na katılmış, binlerce kurban vermiÅŸti. Yani, gerekli bedelin bir kısmı ödenmiÅŸti. Artık, NATO’ya alınabilirdi ve 1953 yılında alındı.

3. C. BaÅŸkanı Celâl Bayar, o günlerde, selefi Ä°smet Ä°nönü’yle görüÅŸürken, ‘PaÅŸam, NATO’ya girmekte geç kalmışız!’ der.

Ä°smet PaÅŸa’nın cevabı da ilginçtir: ‘Celâl Bey, aldılar da mı girmedik?’

Yıllarca sonra, eski ünlü DışBakanlarından Ä°hsan Sabri ÇaÄŸlayangil‘NATO AndlaÅŸması öyledir ki, akÅŸam, barış içindeki bir dünyada yatarsınız, sabahleyin uyandığınızda ise ülkenizin küllüÄŸe döndüÄŸünü görebilirsiniz!’ diyecekti.

***

Ve NATO, üyelerinin coÄŸrafî sınırlarını kendi sınırları sayar. Ancak, bu sınırlar bir saldırıya mâruz kaldığında, ânında ve mahallinde deÄŸil, elastik bir savunma mekanizmasıyla, baÅŸka bir yerden, belirlediÄŸi zaman diliminde karşılık vermek ÅŸeklindeki savunma konseptini kabul etmiÅŸti.

Türkiye, ânında ve mahallinde karşılık verilmesini istiyordu ama bu kabul görmemiÅŸti. Yani, yarınlarda, Rusya ile Türkiye arasında bir sürtüÅŸme olsa, NATO devreye girebilir ama Türkiye’den deÄŸil de, meselâ Norveç’in kuzeyinden!

Yani, sen küllüÄŸe dönebilirsin! Ordun ise NATO’nun emrindedir. Kendi ülkesini korumak için tek başına, müstakil hareket edemez.

star haber

Hem, Türkiye gibi halkı müslüman olan bir ülke için Batı hıristiyanlığının savunma paktı kendisini niçin tehlikeye atsın ki? Türkiye kendisini zorla yamamıştı oraya..

***

Åžimdi Rusya, devlete ait TV ekranlarındaki hava raporlarında bile, Suriye’yi kendi hava sahasında gösterip, hava ÅŸartları bombardıman için mükemmel diyor ve Türkiye’yi hava sahasını tâciz ediyor, navigasyon hatası diyerek.. NATO ise baÅŸka hesapların peÅŸinde..

Amerika’yla iliÅŸkilerini epeyce yumuÅŸatan Ä°ran da Rusya’nın yanı başında..

(Konuya yarın da devam edelim, inşaallah..)

Henüz yorum yapılmamış.

* İşaretli tüm alanları doldurunuz.